Kitap, dergi, gazete… Kültür seviyesi yüksek toplumların vazgeçilmez unsurlarıdır. Okuyan insan düşünen insandır. Düşünen insan ise muhakemeyi, karşılaştırma yapmayı, olaylara farklı açılardan bakabilmeyi, hayatı anlamlı yaşamayı becerebilen insandır.
En büyük eksikliklerimizden birisidir okumamak. Toplumsal bir sorundur ve ortadan kaldırılması için ciddi çalışmalar yapılması elzemdir. Toplum olarak okumadığımız doğrudur. Bunun nedenleri üzerinde durmak ve bu duruma sebebiyet veren unsurları ortaya çıkarmak kaçınılmazdır.
Sokağa çıkıp insanlara okuma alışkanlıkları hakkında sorular sorsak, en çok şu cevapları alacağımızdan emin olabilirsiniz.
“Zamanım yok.” “Kitaplar çok pahalı, alma imkânına sahip değilim.”
Aslında bunlar kaçamak cevaplardır ve asıl sebep başkadır. Maalesef okumamamızın asıl sebebi böyle bir alışkanlık kazanamamış olmamızdır. Zararın neresinden dönersek kârdır. Yetişkinler için geç kalmış olabiliriz ancak yeni nesillerimize bu alışkanlığı kazandırmak bizlerin elinde.
Evde anne-babalar, okulda öğretmenler bu sorunun üzerine kararlılıkla gitmelidirler. Çocuklar için, geleceğimiz için fedakârlık etmelidirler. Düzenli okuma alışkanlığı kazandırmak için ellerinden geleni yapmalıdırlar. Bunu başarmak çok zor değil. Yeter ki istekli olunsun, gayret edilsin.
O halde ilk iş örnek olmaktır. Çocuk, anne-babasının, öğretmeninin elinde kitap görürse etkilenecek ve bu davranışı zamanla kazanacaktır. Özellikle ev ortamı bu amacı gerçekleştirmek için en uygun yerdir. Ama ne yazık ki çocuklarımız için günde yarım saat bile buna zaman ayırmıyoruz. Televizyondaki programların, dizilerin, yarışmaların cazibesi bizleri bundan alıkoyuyor! Oysa onlara ayırdığımız zamanın onda birini okumaya ayırsak yeterli olacaktır.
İkinci olarak çocuklarımıza ilgi çekici kitaplar hediye etmeli ve okumaya teşvik etmeliyiz. Onları zaman zaman kütüphaneye götürmeli, hoşlarına gidecek dergiler almalı, okuduğu kitap sayısı belli bir rakama ulaşınca bir hediyeyi hak edeceği söylenmeli, bu ve benzer yöntemlerle çocuk motive edilmelidir.
Okuma alışkanlığı konusunda yapılan araştırmalar acı bir gerçeği bütün çıplaklığıyla gözler önüne seriyor.
Amerika, Japonya, İngiltere, Fransa gibi ülkelerde okuma alışkanlığı ortalama %15-20 arasındayken bizde maalesef % 1 bile değil. 75 milyonluk bir ülke için faciadır bu rakam. Birleşmiş Milletler İnsani Gelişim Raporu’nda kitap okuma oranında Türkiye, 173 ülke arasında ne yazık ki 86. sırada bulunmaktadır. Herkes oturup düşünsün…
Bizler köklü bir milletiz. Tarihe damgasını vurmuş bir milletiz. O halde olmamız gerektiği gibi olalım. Vaktimizi ne kendimize, ne toplumumuza faydası olmayan lüzumsuz işlerle katletmeyelim. Ekranların karşısında saatlerimizi harcamayalım. İşimizi yapalım. Üzerimize vazife olmayan işlere burnumuzu sokmayalım. Kendimizle bir anlaşma yapalım ve buna sadık kalalım. “Ben, çocuğuma okuma alışkanlığı kazandırmak için elimden geleni yapacağım” diyelim ve yapalım…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder